Didim Belediyesi tarafından, 'Doğa Dostu Didim' Çalıştayı gerçekleştirildi. Didim’de 5 yıldızlı bir otelde gerçekleştirilen çalıştaya Didim Kaymakamı Can Kazım Kuruca, Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, Didim Belediye Başkan Yardımcıları E.Öznur Gündoğdu, Yusuf Deveci, Zeynel Şener ve İbrahim Metin Başer, Didim CHP İlçe Yönetimi, İYİ Parti Didim İlçe Başkanı Vefa Berk Tezsezener, Didim Belediyespor Başkanı Murat Küçüker, Didim Kent Konseyi Başkanı Osman Ayyıldız Belediye birim amirleri ile Basın mensupları katıldı.
Doğası, tarihi dokusu ve temiz havası ile ülkemizin önde gelen turizm kentlerinden birisi olan Didim’de gerçekleştirilen çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, “Çevre konuları hem ülkemizde hem bütün Dünya’da çok önemli ve yaşamsal bir hale gelmeye başladı. Gelişmiş ülkeler diye düşündüğümüz birçok ülke, insanını ve ülkesini düşünerek çevreye, doğaya onarılması güç olan çalışmalara izin vermemiştir. Biz ise çevreyi korumayı hep bir başkasına bırakıyoruz. Bırakmayalım. Çevremizi birlikte koruyalım.” dedi.
Başkan Atabay, “Didim’de hepimiz bir turizmci olmaya çalışıyoruz işletmeci değil. Çünkü turizmci olmak demek, doğayı korumak demek, hayvanları sevmek demek, insanları sevmek demek, etrafı kirletmemek demek, betonlaşmamak demek.
Biz Didim’de doğayı koruyarak, insanlara burada tarihimizle birlikte sunmak mecburiyetindeyiz. Ama benim kişisel olarak söylemek istediğim en önemli şey çevreyi ve doğayı korumayı bir başkasına bırakmayalım.” ifadelerini kullandı.
Didim Kaymakamı Can Kazım Kuruca; “ Devletler tarih boyunca pek çok olayı kendilerine var oluşlarına karşı birer tehdit olarak görmüşlerdir. Bu bazen komşu devletle yapılan bir savaş, bazen küresel boyutta dünya savaşı niteliğinde bir savaş, bazen bir terör örgütü olmuştur. Ama bütün devletlerin ortak bir şekilde ilgilendiren hiçbir devleti dışarıda bırakmayacak şekilde var oluşlarını beka tehdit olarak görmelerini gerektiren en büyük tehdit iklim değişikliği ve çevresel sorunlardır. 1950 yılında salınımı 6 milyar ton civarındayken 1990 yılına geldiğimizde aradan geçen sadece 40 kat artarak karbon salınımı 22 milyar tona ulaşmış. Dolayısıyla 40 dünya üzerindeki karbon salınımı tam dört katına çıkmış. Bu şekilde devam ederse olacakları şöyle özetlemek gerekiyor. Dünyanın sıcaklığı, yüzey sıcaklığı 2 derece kadar artacak. Belki çok gözükmüyor ama bunun sonucunda deniz suyu yükselmeye başlayacak Hep deniz suyumuz, hem kullanım suyumuz, hem içme suyumuz kirlenecek, ormanlarımızı kaybetmeye başlayacağız. Dolayısıyla yaşam alanlarımızı kaybetmeye başlayacağız 2060 yılına kadar biz bugünkü şekilde doğayı kirletmeye, karbon salınmaya devam edecek olursak eğer bir milyona yakın canlı tribün neslinin tükenmesine sebebiyet vereceğiz. Dolayısıyla bu teklifi gören devletler Uluslararası camia bir araya gelip tekbir almaya başlıyor. 2015’te en son Paris Antlaşması iki bin yirmi yılından itibaren alınacak tedbirleri tek tek sıralıyor ve ülkelere düşen görevleri nitelendiriyor. Bunun içerisinde Avrupa Birliği kabul etmek lazım ki kıta olarak hem birlik olarak başat rol oynayarak Avrupa yeşil mutabakatına hazırlıyorlar ve uygulamaya geçiriyorlar. Avrupa İşlik Mutabakatı yapmamız gerekenleri bize tek tek göstermiş aslına bakarsanız Önce her şeyden önce enerji politikalarımızı değiştirmemiz gerekiyor. Ne mutlu bize ki Türkiye Cumhuriyeti olarak biz bu saydığım bütün anlaşmalara imza atmışız. Ve uyguluyoruz Karbon salınımlı karbon bazlı enerji politikalarından yeşil enerji politikalarına geçişi hem ülke olarak hem de Avrupa Birliği nezdinde destekliyor, devam ettiriyoruz” dedi.
Konuşmaların ardından çalıştaya geçildi. Çalıştay programı kapsamında, ilk olarak Prof. Dr. Ruşen Keleş “Yerel Yönetimler ve Çevre Koruma Politikaları” konusunda bir konuşma yaptı. Ardından Dr. Arş. Gör. Sabriye Ak Kuran “Çevreye Duyarlı Turizm ve Gıda Sektörü Çalışmaları” konusunda slayt eşliğinde bilgiler verdi.
Prof. Dr. Özkan Tütüncü “Arama Konferansı ve GZFT Analizi” konusunda katılımcılarla interaktif olarak Didim’in güçlü ve zayıf yönlerini ele aldı. Ortaya çıkan Didim'in zayıf yönleri katılımcılar tarafından öncelik sırasına göre ele alınarak çözüm önerileri ortaya konuldu. Çalıştayın ikinci oturumunda ise Dr. Öğr. Üyesi Hikmet Kuran “Eş Zamanlı Turizm Sektörü” ve Dr. Arş. Gör. Sabriye Ak Kuran ise “Gıda Sektörü” konusuna bilgiler sundu.