Maden Ocaklarını İstemiyoruz

Marmara ve Batı Karadeniz'in su ve nefes kaynağı Kuzey Ormanları'nda yer alan Şile Yeşilvadi, Sofular, Üvezli, Doğancılı, Alacalı köylerinin etrafını kuşatan ormanlarda maden yağması artarak devam etmektedir.

İstanbul Madencilik A.Ş bu bölgede yer alan mevcut iki ocağı genişletmek ve bunlara bir yenisini ilave etmek için Bakanlığa başvuru yaptı. 

Genişletilecek ocaklardan biri Doğancılı Köyü yaşam alanının 220 m yakınına, yeni açılacak olan Ocak Yeşilvadi Köyü yaşam alanının 450 m yakınına açılacaktır.

Bu alanlarda kum, kil ve kömür çıkarılacaktır. Mevcutta 55 ha olan maden sahasının 220 ha alana, yaklaşık 311 futbol sahası büyüklüğüne çıkarılması talep edilmektedir. Bu da 1 milyondan fazla ağaç kesilecek anlamına gelmektedir. Azalan orman varlığı önümüzdeki iklim krizi tehditinin etkilerini arttıracak su varlığını olumsuz etkileyecektir.

Tamamı orman arazisinde açılacak olan maden ocakları erezyona ve sonucunda derelerin çamurla dolmasına neden olacaktır. Yeşilvadi köyünde açılmak istenen ocak Heciz deresinden pompalanan su ile İstanbul'un suyunu da kirletecektir. Doğal yaşam alanlarının ortadan kalkması/bütünlüğünün bozulması da yaban hayata ciddi boyutta zarar verecektir.

Bu köylerde coğrafi işaretli, uluslararası marka değeri olan Şile Kestane Balı üretilmektedir. Kesilip yok edilecek ormanlar içerisinde kestane ağaçları da yok edilecek, bunun yanı sıra etrafta oluşacak yoğun toz arıların yaşam ortamını tümden yok edecektir.

Parçası olduğumuz bu dünyada, tüm canlı türlerinin yaşam haklarına saygı göstermek durumundayız.

Geleceğe yaşanabilir bir dünya bırakmak istiyorsak, bir an önce 'fosil yakıt' kullanımından vazgeçmeliyiz. Kömür madenciliği ve kömür kullanımının doğal varlıklarımızı tehdit etmesine dur demeliyiz.

Geri dönülmez kayıplara sebep olmamak için bu yıkıma dur denilmesini talep ediyoruz.

Bugün burada toplanan Şile köyleri ve Sivil Toplum Kuruluşları olarak bizler de tamamı orman olan olan bu bölgenin tahrip edilmesine sessiz kalmayacağımızı, Şile ormanlarını savunucağımızı duyuruyoruz.