Herkesin kendisini rahatça ifade edebileceği, kimseyi dışarıda bırakmayacak, ötekileştirmeyecek; devlet ve toplum katında adaletin, laikliğin, hukukun üstün tutulduğu millet egemenliğine dayalı bir hayat projesidir Cumhuriyet.
Karşıtlarının 100 yıldır içine sindiremediği böyle bir hayat düzenidir.
Cumhuriyetin yönü asla geriye değil, daima ileriyedir ve Anadolu’da başlamış bir aydınlanma hareketidir.
Kuruluşu ile birlikte herkesin kimsesi olmuştur cumhuriyet: Kürt’ün, Türk’ün, Laz’ın, Çerkez’in…Herkesin ama herkesin.
İnanç özgürlüğünü dayalı bir yapı olduğu için de kimseyi dışarıda bırakmamış, laiklik ilkesi ile birlikte herkesi güvence altına almıştır. Özellikle laiklik kimsenin inancı istismar edilmesin, kimse kimseye inancından ötürü baskı yapmasın diyedir. Alevi’yi, İnançsızı hangi titizlikle korumak istemişse diğer mezhep mensuplarını da aynı titizlikle koruma esasıdır.
Bağımsız yargı, bağımsız mahkemeler bunun içindir.
Cumhuriyet herkese eşit imkan demektir. Eşit haklar demektir. Cumhuriyetle birlikte dağdaki bir çobanın sesi ta meclise kadar ulaşmıştır. Seçme ve seçilme hakkı vermiştir herkese. Bu konuda Türk kadını dünyanın en şanslı kadınıdır. Cumhuriyet onlara, bugün uygar dediğimiz pek çok ülkeden daha önce seçme ve seçilme hakkı vermiştir. Türk kadını toplumsal hayatın her alanında aktif roller almaya başlamıştır böylece.
Ulusal egemenlik anlamına gelen ve 23 Nisan 1920’de kurulan TBMM ile birlikte dünyada bir ilk yaşanmış ve TBMM’nin kuruluşu bayram olarak çocuklara armağan edilmiştir.
Türkiye cumhuriyeti gelişmeyi esas aldığı için toplumdaki her bireyin eşit ve parasız biçimde eğitim alma hakkını getirmiştir.
Cumhuriyet herkese parasız sağlık sunmuştur.
Komşularıyla iyi geçinmek demektir cumhuriyet. Yurtta barış, dünyada barış sözü boşuna söylenmiş bir söz değildir.
Cumhuriyet bilimde, sanatta da çağdaş medeniyetler düzeyini hedef almıştır.
Cumhuriyet ülkemizin doğasını, yeraltı ve yerüstü zenginliklerin korumayı, yurt ve insan sevgisini daima önde tutmuş, ülkenin bağımsızlığını bu değerler üstüne oturturmuştur.
Cumhuriyet herkese her alanda modern bir hayatın kapılarını açmıştır her şeyden önce.
Bu saydıklarıma hiç şüphe yok ki daha pek çok şey eklenebilir.
Ancak geldiğimiz noktada cumhuriyet karşıtları tarafından sürekli aşındırılmış, içeriği boşaltılmış ve şimdi de yok edilmekle karşı karşıya kalmıştır. Halkın eğitim düzeyi istendik düzeye getirilemediği için, kasten ve hileyle gerici iktidarlar bundan kendilerine taban yaratmış, cumhuriyetin de canına ot tıkamayı hedeflemişlerdir.
Doğamız tehlikededir!
Geleceğimiz tehlikededir!
Aşımız işimiz tehlikededir!
İnsanımız tehlikededir!
Vatan tehlikededir!
Cumhuriyeti hep birlikte geri kazanmamız gerektiğini söylüyorum. Bunun için 100.yılında cumhuriyeti geri kazanmak için herkesi seferberliğe çağırıyorum.
Bunu başarabilir miyiz? Bu bize bağlı. Ne kadar bilgili, bilinçli; ne kadar çağdaş ve demokrat olduğumuza bağlı…Ne kadar yurtsever olduğumuza bağlı. Ve ne kadar vicdanlı olduğumuza.
Yaşasın cumhuriyet.
Bu hasret bizim.