GÖRKEMLİ HATIRALAR (Halk Tv.) ya da kurnazca RANTLAR…
Merhaba dostlar; farkındasınızdır büyük olasılıkla, yazmıyorum epeydir.
Sormayın “neden” diye… Yazacak bir şey mi kalmadı mı? Olmaz mı?
Hele bu ortamda… Özdemir Asaf’ın dediği gibi; “Herşey hızla kirleniyordu / Birinciliği beyaza verdiler” diye nitelenecek bir ortamda. Kendimden bile şüpheye düşer oldum; her şey böyle hızla kirleniyorsa “Ben ne kadar beyazım”? Ya ben de yanılgılardaysam ya istemeden birilerini kırarsam, diye…
Ama söz konusu Didim’se ve orası bizim yurdumuz yuvamız ol-muşsa… Geleceğimiz, kaderimiz oraysa, susmak ama nereye kadar?
Halk Tv’nin “Görkemli Hatıralar Didim’de” programını izledim dün… Görkemli Hatıralar Didim’de. Heyecanlanmadım desem yalan öyle ya “Didim’imiz tanıtılacaktı. Ama Didim’i tanıtmakla ilgisi yoktu. Neden, diye sorarsanız açıklayacağım birazdan…
İzleyicisi bol bir programmış. Öyledir belki. Geçen haftada, rahmetli olan efsane sinema oyuncumuz CÜNEYT ARKIN’mış konusu. Bir arkadaş an-lattı; onun 2 filminden alıntılar varmış. Sordum arkadaşa hangi filmler, diye. MADEN filmiymiş biri, diğeri de ÖĞRETMEN KEMAL… İki filmi de izlemiştim, emekçiden yana sosyal içerikli güzel filmlerdi ikisi de. O filmler ve C.Arkın hakkında konuşan kişiler, programın demirbaşı olmuş aynı kişiler. Yılmaz Güney konu olur, yine onlar… Arkadaş o filmlere gerçekten emeği geçmiş, çekilmesine omuz vermiş kişiler yok mu? Onları neden araştırmazsın, onlardan neden söz etmezsin? Hele de duyduğum yanlış değilse; Öğretmen Kemal’in senaryosunu yazan kişi burada (Didim’imizde) yaşıyormuş.
Vah zavallı ülkem vah… Vah emekçi geçinen rant avcıları vah…
Sen, filmlerden alıntılarla programı doldur ama onun yapılmasına emek veren, ter dökenlere telif ödemekten vazgeç, onların adını bile anma. Onların yerine; her programda aynı kişileri konuştur.
Oh be “ekmek elden su gölden”… Emekten yanayım diye, emeği sömür, halktan yana yayın yapıyorum, diye belediyeleri bağla, onların her türlü imkanını kullan. Yemen içmen, yatıp kalkman belediyeden bir de üstüne para al, oh be bal kaymak… Bu mu emekten yana olmak, bu mu halkçı yayıncılık…
Vah boynu bükük güzel ülkem…
Gelelim şimdi dün Didim’deki “Görkemli Hatıralar” çekimine…
Ey Didim’lim, belki de sevindin Didim’de çekim oldu diye… Peki soru-yorum sana: Didim Belediyesi bu programa sponsor oldu mutlaka. Kaç para verdiklerini de bir bilsek… Amaç neydi? Didim’in tanıtımı mı?
Peki içeriği neydi? Var mıydı Didim Tanıtımı? Ayıptır beyler yazıktır; Didim hem tarihsel, hem doğa hem de turistik yönden çok renkli bir dünya yöresidir…Sormak gerekmez mi şimdi?
Sayın belediye başkanımız, bu programda Didim’in nesini tanıttınız?
*Rengarenk Altınkum’unu mu?
*Birbirinden güzel Turistik otellerini mi? Işıl ışıl eğlence yerlerini mi?
*Koylarını mı, balıkçılarını mı?
*Hem Karadeniz’den, hem Güneydoğu’dan hem de İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinden gelmiş; rahatlığı ve mutluluğu burada bulmuş insanlarını mı? Hiçbirini…Bir İngilizi çıkartıp konuştursaydınız ya…
Sanatçılara saygım sonsuz ama dünkü Didim programında çıkan ses sanatçısı da çok etkilemedi beni… Belki iyi de para aldı, günahını alma-yalım ama aldıysa yazık…
Sormak isterim sayın başkana; madem Didim tanıtımı bir programdı, oraya çıkacak hiç mi sanatçı bulamadınız Didim’den… Yoktu derseniz, çok üzülürüm; Didim’deki türkü barlarımızın hepsi birbirinden güzel ve onların hepsinde özgün müzik yapan nice sanatçılar var. Siz zahmet edip tanımadıysanız, Kültür müdürlüğünüz ne iş yapar? O sanatçılar; sesiyle sazıyla o programı reyting kralı yapardı be… Tanıyın onları…
“Eyletmen beni, söyletmen beni” derler ya işte… Yaralıyım be…Çok özel tarihi, doğal, turistik yapısıyla dünya markası olmaya layık Didim’imiz, ülkemizde bile marka olamıyor, kısır görüşler yüzünden…Becerikli bir kültür müdürlüğü olsa, Didim’de neler yapar neler…
Görkemli Hatıralar öyle mi? Görkemli Rantlar mı yoksa?
Programı izleyen ve belki de alkışlayanlar bir sorum var size ama hakça düşünün ve öyle cevap verin lütfen.
Ne diyor program sunucusu Serhan Asker: “Sayın izleyiciler şimdi Musa Eroğlu Halk Tv.de”…
Ne mi oluyor sonra; Musa Eroğlu, telefonla programa bağlanıyor; Fuat Saka ve Güler Duman’la verecekleri konserin duyurusunu yapıyor, Didimli’leri de Kuşadası’ndaki konserlerine davet ediyor… Organizasyon çetelerine alet olmamalıydı Didim Belediyesi. Rantçılığa övgü değil mi bu?
“Halkçılık adına halk istismarı” değil mi?